Nedendir bilmem ama bu araca ne zaman binsem, kendimi Alice Harikalar Diyarı’nda çizgi filmindeki “Yumurta Kafa” adlı karaktere benzetiyorum. Şimdi siz şöyle bir soru sorabilirsiniz; “yahu çizgi film içinde rol almanı anladık, ama ‘yumurta kafa’ya niye benzetiyorsun kendini?” Bu durumun otomobille ilgisi yok, tamamen benim bastırılmış duygularım ve çocukluğumla alakalı. Neyse konuya dönersem benim için gerçekten ilginç ötesi bir otomobil Mini Cooper. Clubman ise “dumur” noktam.
Benim gibi birçok otomobil gazetecisi arkadaşım (yani benim gibi sonradan görme olanlar), değişik bir araç testi olduğunda hemen en fiyakalı arkadaşlarını arar ve gösteriş için yanlarına gider. Bende Mini Cooper S Clubman’le aynen böyle yaptım. Bağdat Caddesi’nde afilli bir kafenin önüne çektim otomobili. Eşe dosta hem hava atıp hem de araç hakkında satış temsilcisi gibi bilgi vermeye başladım. Yani kısacası hava civa anlattım. Çünkü Cooper S’i bilenler için “çeyrek kapıyı” saymazsak çok fazla bahsedecek birşey yok.
Limuzin’e özenerek biraz daha uzayan otomobile, daha önce Mini Cooper’a hiç binmemiş bir bayan arkadaşımı davet ettim. Koltuğa sırtını yasladı ve şöyle dedi; “Sega diye bir oyun vardı kardeşim oynadığı, tıpkısının aynısı.” Buyrun burdan yakın. Yine “mükemmel!” bir bayan yorumu. Bence marka yöneticileri bu bayan arkadaşın “ender bulanan dehasından” yararlanmalılar. Bu cümleden sonra doğal olarak “Ne segası? Ne oyunu? Ben kimim? Nerdeyiz biz?” gibi saçmalamalara imza attım ama Allah’tan çabuk toparladım ve kahvemiz soğuyor bahanesiyle güzelim otomobilden uzaklaştırdım.
Aksi takdirde kalbimin dayanmayacağı, aklımın alamayacağı yorumların devamı gelebilirdi. “Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olan” ben, sağa sola hava atmayı bitirdikten sonra NTV’ye döndüm. Neymiş Clubman’i bu kadar çekici kılan diye okumaya başladım ve santimetrelerin önemini bir kez daha anladım. Standart Mini’ye oranla sadece 24 santimetre daha uzun olarak tasarlanan Clubman, aslında çok büyümüş gibi gözüküyor. Ama topu topu 24 cm’de çok büyük işler başarılmış. Hani bir ev veya ofis alırken dikkat edilen önemli bir husus vardır; ölü nokta. İyi tasarlanmış bir konutta ölü nokta bulunmaz ve bu durum kullanışlılığı artırır. Mini Cooper Clubman’de de aynı başarı yakalanmış.
Örneğin 24 santimlik kısa fark, Mini Cooper’da 160-680 litre arasında değişen bagaj hacminin Clubman’de 260-930 litreye kadar çıkmasını sağlamış. Sağ tarafta terse açılan ikinci kapısıyla diğer modellerden ayrılan Clubman’e binmek ve inmek de rahatlamış. Aracın arka tarafındaysa iki kişi rahatlıkla oturabiliyor. Bence otomobilin en önemli özelliklerinden biri bu detay. Mini gibi bir otomobilde dört kişinin keyifli bir yolculuk yapması takdire şayan. Performans açısından gayet tatminkâr olan Mini Cooper S Clubman’de, 1.6 litrelik turboşarjlı benzinli güç ünitesi görev yapıyor. 5500 d/d’de 175 HP güç üreten motor, 1600 d/d ile 5000 d/d’de arasında 240 Nm’lik tork açığa çıkarıyor. 0-100 km/s hızlanmasını 7.6 saniyede tamamlayan MINI Cooper S Clubman, karma tüketimde 100 km’de ortalama 6.3 litre yakıt tüketiyor.